Fuarcılık ve Türkiye’de Fuar Sektörü
Fuarlar, ticaretin en yoğun paylaşıldığı buluşma noktasıdır. Mal ve hizmet üreticilerinin ve tüketicilerinin belli bir zaman ve mekan dilimi içerisinde bir araya geldiği bir pazar olma niteliği de taşırlar.
Belirli bir konuya yönelik fuarlar, katılımcı firmalara talebi doğrudan, kısa sürede ve en etkili biçimde yakalama imkanı vererek hem satış hem de tanıtım açısından önemli kazanımlar elde edilmesini sağlar.
Fuarlar, dünya devletlerinin ticari, ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan birbirlerini tanıyıp aralarındaki ilişkileri ve dayanışmayı geliştirmeleri açısından da önemli yararlar sağlamaktadır. Bir ürün ve hizmet üreten işletmeler, varlıklarını sürdürebilmek için bunları satmak ve kâr etmek zorundadır.
Çok yoğun yaşanan rekabet ortamında firmalar, çok dinamik, esnek, yaratıcı, uyumlu ve dünyayı takip ediyor olmak zorundadırlar; hantal, yavaş, atalet içindeki firmaların büyüme ve yaşama şansı yoktur. Bu kadar yoğun yaşanan rekabet içinde firmalar başarılı olabilmek için diğer faktörler yanında, bazı pazarlama aletlerini etkin kullanılmalıdır. İşte bu pazarlama aletlerinin bir tanesi, belki de en önemlisi doğru hazırlanmış ihtisas fuarlarıdır.
Günümüzde ihtisas fuarlarının işlevlerini daha iyi yerine getirebilecek bir başka pazarlama aleti yoktur. Çünkü iyi
hazırlanmış, başka bir ifade ile hem organizatörünün hem katılımcılarının bu aleti iyi ve doğru kullanarak hazırladıkları ticari fuarlarda bir konunun tüm ilgilileri dört beş günlük süreler içinde belli ve tarafsız bir alanda bir araya gelmekte ve o konuda büyük bir sinerji yaratılmaktadır. Fuarları, TV, basın ilanları, doğrudan tanıtım çabaları gibi diğer pazarlama aletlerinden farklı kılan en önemli özellik, tüm duyulara hitap ediyor ve aynı ortamda benzer ürün ve hizmetlerin topluca kıyaslanabiliyor olmasıdır. Ziyaretçiler tarafından ürün veya hizmetler görülebilmekte, özellikleri, benzer ürünlerden veya hizmetlerden farkı ve üstünlükleri görülebilmektedir.
Fuar organizasyonları da günümüzde reklam, halkla ilişkiler gibi çağdaş iletişim olanaklarından biri haline gelmiştir. Fuarlar, hedef kitleye firma ve firmanın pazarlama bileşimi hakkında bilgi verme, tanıtımı sağlama ve imajı güçlendirme konusunda önemli aşamalar kaydettiler.
Fuar ziyaretçilerinin çoğunluğunu merkez ve komşu illerden gelen halk oluşturduğundan, belirli bir bölge ya da ülkede dağıtım ağı bulunan ürünler ve şirketler için bu fuarlar genel tanıtım ve satış geliştirme açısından oldukça yararlı olmaktadır. Ayrıca pazara yeni girme gayretinde bulunan firmalar açısından bayilik veya distribütör bulma avantajları sağlamaktadır.
Fuar organizasyonları düzenlendikleri bölgelere de ciddi anlamda bir canlılık da getirmektedir.
Fuarlar, farklı ülkelerden ve farklı kültürlerden insanları bir araya getirmek, aralarında iletişim kurmak ve kültürel paylaşımlar oluşmasına yardımcı olmak açısından da önem kazanmaktadır. Fuar istatistikleri, ülkemizin artık gelişmiş ülkeler düzeyinde fuar organizasyonları gerçekleştirdiğini, ürün ve hizmetlerin hedef kitleye sunulmasında önemli bir yere sahip olduğunu gösteriyor.
Fuarcılık özellikle son yıllardaki küreselleşme akımına paralel olarak büyük önem kazanmaktadır. Türkiye’de 1970’lerin ortalarında doğan fuarcılık sektörü dünya ülkeleri ile kıyaslandığında yeni ve gelişmekte olan bir sektördür. Ülkemizde Fuarcılık sektörü, son 10 yılda büyük bir ivme kazanarak, gelişmiş Batı ülkelerinin fuar organizatörleri ile yarışacak konuma gelmiş ve uluslar arası standartları benimseyerek bu ülkeler ile rekabet etmeye başlamıştır. Özellikle İstanbul’da düzenlenen fuarlar gerek alan ve hacim bakımından, gerekse Asya ile Avrupa arasında bir köprü ve ticaret merkezi olmasından dolayı birçok Avrupa ülkesini geride bırakmıştır. TOBB’Düzenlenileceği şehre göre fuarlar kıyaslandığında, konumu ve uluslar arası imajı dolayısıyla İstanbul’un ön plana çıktığı görülmektedir. Yaklaşık 350.000 metrekare fuar alanına sahip Türkiye’de bu alanın üçte birinin İstanbul’da geri kalan alanların İzmir, Ankara, Antalya, Bursa, Adana ve Konya gibi Anadolu kentlerinde olduğu belirlenmiştir. Türkiye’nin jeopolitik konumu göz önüne alındığında fuarların etkin bir şekilde dağılmadığı gözlemlenmiştir.
Uluslararası ticaretin hızlı bir şekilde geliştiği günümüzde, fuarların düzenlendikleri bölgenin ekonomisine getirdiği canlılık yadsınamaz bir gerçektir ve tüm dünyada fuarların önemi giderek artmaktadır. Bu nedenle diğer illerimizde de fuarcılık sektörüne önem verilmesi, belirli bölgeler belirlenerek bu bölgelerde dünya standartlarında fuar alanları inşa edilmelidir. Kalkınmada kaldıraç görevi gören fuarcılık sektörüne yerel yönetimlerin gereken önemi vermesi ile hem ülke hem de bölge ekonomisine büyük katkısı olacaktır.